Röportajlar 
"İki cephede savaşmak, iki düşmana esir olmak!" ... "Bir oğul Alman, diğeri Sovyet askeri olmuş" ... "Ekim Devrimi'ne ve Kızılordu'ya hizmetin ödülü: Sürgün!" ...

   

KünyeBelgesel | Foto | Röportajlar | Basından

 
 

Alim Almat - Kazakistan:

"İnsan hayvanlaşıyor mu desem?"

"-Benim kaldığım kampta 80 bin kişiydik. 80 bin kişiden 6 ay zarfında 3 bin kişi kaldık açlıktan. Elinle başını şöyle bir tuttuğun zaman elinde kalıyor bitler. Orada tifüs hastalığına yakalandım. Tifüs hastalığında 14 güne kadar yaşabiliyorsun!.. Günde 50-100 kişiyi arabalarla taşıyıp, çukura atıp gömüyorduk. Acayip bir şey oluyor insan; yanındaki ölmüş, onun üzerindekini alıp kendi üzerine örtüyorsun, oralı bile değilsin. İnsan hayvanlaşıyor mu ne deyim?.."

 

Musa Ramazan - Kafkasya:

"Onlara çikolata bile verdiler"

"- Stalin, "Benim esirlerim yok, onlar vatan hainidir!" demişti.' Sonra da Kızılhaç'tan ayrıldı. Biz gördük ki İngilizler'in, Amerikalılar'ın pilotları esir kamplarında uluslararası kuruluşlardan her şeyi buluyordu; çikolatasına kadar... Onlara doktor da veriyorlardı. Bizde ne yemek ne de doktor vardı."

Prof. Dr. Nadir Devlet

Tahminimizce Stalin sınırlarını İkinci Dünya savaşının galibi olarak Baltık, Polonya, Çin, Romanya aleyhine genişlettiği gibi, Türkiye aleyhine de genişletme fırsatını yakaladığını düşünüyordu. Kendi hakimiyeti altındaki değişik Türk topluluklarını sürmesi de belki Türkiye'ye verilen bir göz dağı idi.

 

« Önceki - Sonraki »

 
 

www.gamalihac-kizilyildiz.com